Ortaköy’deki terör saldırısının üzerinden 7 yıl geçti

Beşiktaş Ortaköy’de, 2017’ye girmek için bir araya gelenlerin bulunduğu Reina gece kulübüne, “Ebu Muhammed el Horasani” kod isimli Özbekistan vatandaşı Abdulkadir Masharipov tarafından, DEAŞ terör örgütünün talimatı doğrultusunda kalaşnikof marka otomatik tüfekle saldırı yapıldı.

Kulübün kapısındaki kişilere ateş açtıktan sonra içeri giren Masharipov, polis memuru Burak Yıldız’ı şehit etti.

Masharipov’un kutlama yapan insanlara açtığı ateş sonucu, 10 Türk vatandaşı ile aralarında Suudi Arabistan, Irak, Ürdün, Suriye, Kuveyt, Hindistan, Lübnan, İsrail ve Tunus vatandaşlarının bulunduğu 29 kişi hayatını kaybederken, 78 kişi yaralandı.

Olaydan sonra çıkan kargaşayı fırsat bilen Masharipov, taksiyle kaçtı.

Yeni yıla sayılı saatler kala gerçekleştirilen kanlı baskının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce oluşturulan özel ekip ve 2 bin polisin MİT’le yürüttüğü çalışmalarda, DEAŞ terör örgütünün “madafa” olarak tabir ettiği, teröristlerin barındığı 152 adrese baskın yapıldı.

642 KİŞİ SINIR DIŞI EDİLDİ

Baskınlar sonucunda, İstanbul’un aralarında bulunduğu Kayseri, Konya ve Hatay’da 61 DEAŞ şüphelisi gözaltına alınırken, 642 yabancı uyruklu kişi de kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından tehdit oluşturdukları gerekçesiyle sınır dışı edildi.

Ekipler, kaçan Masharipov’u yakalamak için, 7 bin 200 saatlik kamera görüntüsünü izledi. Hakkında bilgi bulunmayan, yurda kaçak yollarla giriş yapan Masharipov, çalışmalar sonucunda, 16 Ocak 2017’de Esenyurt’ta bir eve düzenlenen operasyonla yakalandı.

Araştırmalarda, 27 Aralık’ta çektiği bir videoda intihar eylemi yapacağını anlattığı belirlenen saldırgan, 11 Şubat 2017’de tutuklandı.

Aldığı talimat doğrultusunda, Taksim Meydanı’na giderek, keşif amaçlı görüntü aldığı tespit edilen Masharipov’un yılbaşı gecesi meydana çıkan yolların polis tarafından kapatılması üzerine eylemi gerçekleştirmek için Reina’ya yönlendirildiği anlaşıldı.

Ayrıca, Masharipov, soruşturma esnasında yapılan sorgusunda, DEAŞ üyesi olduğunu kabul ederek, rehin olmamak için ölmeyi amaçladığını ve hakkında idam hükmü verilmesini istediğini söyledi.

SALDIRGANA İSTENEN CEZA

Başsavcılıkça yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Abdulkadir Masharipov’un “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçu ile olayda ölen 39 kişi için ayrı ayrı 40 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1547 yıldan 2 bin 382 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

Çoğunluğu yabancı 59 sanığın bulunduğu iddianamede, diğer sanıklar için 7,5 yıldan 2 bin 370 yıla kadar hapis cezası istendi.

Saldırıda hayatını kaybeden biri polis 39 kişinin “maktul”, 60’ı yabancı uyruklu 122 kişinin “mağdur” ve “müşteki” olarak yer aldığı iddianame, gönderildiği İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

MASHARİPOV İFADE VERMEDİ

Açılan dava kapsamında sanıklar, 11 Aralık 2017’de hakim karşısına çıktı.

Duruşmada savunması sorulan sanık Abdulkadir Masharipov, 28 Şubat 2018’de kapalı gerçekleştirilen duruşmada, yaklaşık 3 saat konuşmasına karşın olay hakkında ifade vermedi.

Davanın sanıklarından Masharipov’un eşi Zarina Nurullayeva ise eşinin evlendikleri sırada hiçbir suça karışmadığını belirterek, “Daha sonra aşırı örgütlere eğilimi başladı. Bir, iki defa bana bu DEAŞ’tan bahsetti. Biat etmek istediğini söylemişti. Aradan zaman geçti, bunu unuttuğunu düşündüm.” dedi.

CEZASINDA İNDİRİM YAPILMADI

Yapılan yargılama sonucunda dava, 7 Eylül 2020’de karara bağlandı.

Mahkeme heyeti sanık Masharipov’u “Anayasa’yı ihlal” ve aralarında polis memuru Burak Yıldız’ın da bulunduğu 39 kişiye karşı “kasten öldürme” suçundan 40 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum etti.

Heyet ayrıca, sanığı 79 kişiye karşı “öldürmeye teşebbüs” ile “vahim nitelikte ruhsatsız silah taşıma” suçlarından 1368 yıl hapis ve 375 bin lira adli para cezasına çarptırıp tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Kararda, Masharipov’un cezasında, suçun işlenmesinden sonraki ve yargılama safhasındaki davranışları, işlediği suçlara verilecek cezanın geleceği üzerindeki etkisini düşünmemesi, mahkemeyi tanımaz tutum ve davranışlarda bulunması nedeniyle indirim yapılmadığı belirtildi.

Masharipov’a yardım ettiği ve terör saldırısının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle yargılanan tutuklu sanık İlyas Mamaşaripov’a “Anayasa’yı ihlal etmeye yardım etme” suçundan 20 yıl hapis cezası veren heyet, sanığı ayrıca 39 kişiye karşı “tasarlayarak öldürmeye yardım etme” ile 79 kişiye karşı “tasarlayarak öldürmeye teşebbüse yardım etme” suçlarından 1432 yıl hapis cezasına mahkum etti.

Sanık Abdulkadir Masharipov’un resmi nikahlı eşi Zarina Nurullayeva ile terör örgütü içinde “kadı” olarak görev yaptığı ve eylem talimatını getirdiği belirtilen “Ebu Cihad” kod adlı tutuklu sanık Yasser Mohammed Salem Radown’un da aralarında bulunduğu 12 kişiyi, “terör örgütüne üye olmak” suçundan 12’şer yıl hapis cezasına çarptıran heyet, Masharipov’un birlikte yaşadığı Tene Traore’nin aralarında bulunduğu 3 sanığı “terör örgütüne üye olmak” suçundan 7 yıl altışar ay hapis cezasına mahkum etti.

Heyet, 23 sanığın “terör örgütüne üye olmak” suçundan 6 yıl üçer ay, sanık Celil Çelik’in ise “terör örgütüne üye olmak” ve “vahim nitelikte ruhsatsız silah taşımak” suçundan 16 yıl 3 ay hapse mahkum edilmesini kararlaştırdı.

Davadaki 7 sanığı “terör örgütüne üye olmak” suçundan dokuzar yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, 11 sanığın da tüm suçlardan beraatine karar verdi.

Toplamda 16 sanığın tutukluğunu, bir sanığın ise tahliyesini kararlaştıran heyet, sanıklar Celil Çelik ile Zarina Nurullayeva’nın da tutuklanmasına hükmetti.

KAYSERİ’DE YARGILANAN SANIKA BERAAT

Öte yandan Masharipov’la bağlantılı olduğu gerekçesiyle Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesince “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan yargılanan sanık Kulaıxı Yımaıer için delil yetersizliğinden beraat kararı verildi. Yargıtay, bu dosyada yaptığı temyiz incelemesinde, deliller kapsamında sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararını oy birliğiyle onadı.

YARGITAY DOSYAYI YEREL MAHKEMEYE İADE ETTİ

Davanın kararını inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi, 9 Temmuz 2021’de istinaf başvurularını reddetti. Dairenin kararında, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulduğuna dair ifadelere yer verildi.

İstinaf mahkemesinin cezayı onadıktan sonra dava dosyasını gönderdiği Yargıtay da temyiz incelemesini bu yıl tamamladı.

Bazı katılanlara gerekçeli kararın usule uygun tebliğ edilmediğini belirleyen Daire, dava dosyasının yerel mahkemeye iadesine hükmetti.

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesinin iade edilen dava dosyası üzerindeki çalışması devam ediyor.

ÖZBEKİSTAN’DA TERÖR LİSTESİNE EKLENDİ

​​​​​​​Bunun yanı sıra Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, davanın sanıklarından Abuliezi Abuduhamiti hakkında, Türkiye’nin talebi üzerine Özbekistan hükümeti tarafından malvarlığını dondurma kararı alındı. Abuduhamiti’nin adı bu ülkedeki terör suçundan arananlar listesine eklendi.

Reina’da gerçekleştirilen terör saldırısı sonrasında düzenlenen operasyonlarda yakalandığı, sınır dışı edildiği ve temin ettiği sahte Kırgızistan pasaportuyla Suriye üzerinden tekrar Türkiye’ye girdiği belirlenen 1 şüpheli de Denizli’de tutuklandı.

Terör saldırısının ardından kapanan Reina’nın büyük bölümü, Boğaziçi İmar Kanunu’na aykırı yapılaşmadan dolayı Mayıs 2017’de yıkıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir