İmamoğlu: Milletimiz onları evine yollamaya devam edecek
5 mins read

İmamoğlu: Milletimiz onları evine yollamaya devam edecek

İstanbul Büyükşehir Belediyesi kuruluşu İSKİ, İstanbul Avrupa 2. Bölge olarak adlandırılan 4 milyon kişinin yaşadığı 9 ilçede yetersiz derelerin ıslahını gerçekleştirerek mevcut derelerin bakım, onarım ve temizliğini tamamladı. 3 milyon TL yatırım ile gerçekleştirilen projenin tanıtım töreni İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla Esenyurt’ta gerçekleştirildi.

Törene Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa da katıldı.

44 DEREDE TEMİZLİK YAPILDI

Tamamlanan altyapı projesi hakkında bilgi verene İmamoğlu 9 ilçede toplam 44  ayrı derede 555 bin 623 metre dere temizliği, 10 bin 600 metre uzunluğunda dere ıslahı gerçekleştirildiğini anlattı. Derelerden 2 milyon 443 bin 832 metreküp malzeme  çıkartılarak derelerin temizlendiğini ifade eden İmamoğlu 487 bin 337  metre kolektör temizliği yapıldığını kaydetti.

“DERE ISLAH SORUNUNU SONA ERDİRDİK”

İmamoğlu “Maalesef özellikle derelerimizin, vadilerimizin geçmişten bugüne çok ciddi can kayıplarına mal olduğunu biliyorsunuz. Bu noktada en fazla Haramidere bunun  cezasını çeken, sıkıntısını yaşayan bölgelerimizin başında. Bu yönüyle su baskını sorununun en önemli kaynaklarından birisi olan derelerin ıslah sorununu bizim dönemimizde güçlü yatırımlarla sona erdirdik.  Bugün itibariyle tamamladığımız projeler sayesinde Avrupa 2.  bölge diye tariflediğimiz bu çalışmada Avcılar, Bakırköy, Başakşehir, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Çatalca, Esenyurt, Küçükçekmece ve Silivri’de yaklaşık 4 milyon insanımızın hayatını kolaylaştıran, rahat bir nefes almasını sağlayan, yağmurlu havalarda kaygı duymayacakları bir altyapının varlığını insanlarımıza sunmuş olduk” dedi.

“VADİLERİ RANT ALANI OLARAK GÖRÜYORLARDI”

Kendi dönemlerinden önce bu konuya farklı yaklaşıldığını dile getiren İmamoğlu “Vadiler imara açılıyor,  vadilerin kıyılarındaki boşluklar rant alanı olarak görülüyordu. Biz ise buraları yaşam vadilerine dönüştürdük. Bunun içini komşu ilçeniz Beylikdüzü’nde ve artık D100 karayolundan sahile kadar uzanan muazzam bir yaşam vadisiyle başlatmıştık. Şimdi bütün İstanbul’a yayıldı” diye konuştu.

“BİZİM İÇİN HEDEF SEÇİMİ KAZANMAK DEĞİL” 

İmamoğlu,  halk sağlığını korumak ve çevre kirliliğinin önüne geçmek için her iki yakada yaptıkları altyapı çalışmalarını anlattı. İmamoğlu şöyle devam etti:

– Bizim için çözüm demek durum idare etmek değil kalıcı çözüm bulmak demektir. Gerçek çözüm demektir. Günü kurtarmak, durumu idare etmek, göz boyamak ya da seçimi kazanmak için çözüm üretme pozisyonu bizim pozisyonumuz değil. Her zaman söyledim. Bizim için hedef seçim kazanmak değil. Bizim hedefimiz İstanbulluların sorununu çözmek, İstanbulluların Esenyurtluların gönüllerini kazanmaktır. Baktığımız pencere odur.

– Çocukların geleceğini kurtarmaktır. İnsanlarımızın hayatına kattığımız her kaliteli çalışma bizi ziyadesiyle mutlu ediyor. Bizim hedeflediğimiz ve kilitlendiğimiz yolculuk budur. Tam yol ileri dedik, demeye devam edeceğiz. Hemşerilerimizden aldığımız güçle milletin parasını, millet için harcamaya devam edeceğiz. Yılların tecrübesiyle bu işe bugün başlamış gibi heyecanımızın yüksek olduğunu her yerde dile getireceğiz.

“MİLLETİMİZ ONLARI EVİNE YOLLADI”

– Kamu yatırımları bu şehrin doğasına, bu şehrin çocuklarına, bu şehrin gençlerine, başta hanımefendilerine, beyefendilerine herkesi mutlu kılma mücadelesidir. Hemşerilerimiz bizi çok iyi anlıyor. Biz de onları çok iyi anlıyoruz. Onun için 16 milyon insanımız için çalışmaya devam edeceğiz. Her belediye başkanımızın tek yolculuğu vardır; milletine hizmet etmek. Bir kişinin değil milletinin sözünü dinlemek. Milletini mutlu etmek.

– Bizim partizanlıkla işimiz yok. Bizim insanlarımıza hizmet ederek mutlu etmekle işimiz var. Milletimiz bir avuç insanı mutlu eden insanlardan bıktı. Onları evine yolladı, yollamaya devam edecek. Milletimizin kalkınmacı bir yolculuğa, icraatçı bir yolculuğa, halkçı bir yolculuğa, yani insanlarını düşünen, insanlarını ayırt etmeyen, yoksulun yanında ama yoksulluğu üzerinden oy devşiren değil yoksulluğu bitiren, milletini zenginleştiren bir anlayışa ihtiyacımız var. Biz o yolculuğun içerisindeyiz. Başka hiçbir tarif bizi anlatamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir